Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
in tune
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"in tune"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in tune
s.
ahenkli
2
Genel
in tune
s.
akortlu
3
Genel
in tune
zf.
uygun
"in tune"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 86 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
tune in
f.
(radyo) dalgayı ayarlamak
2
Genel
tune in on
f.
açmak
3
Genel
tune in
f.
ayarlamak
4
Genel
tune in
f.
belirli bir istasyonu açmak
5
Genel
be in tune
f.
akortlu olmak
6
Genel
in tune with
ed.
ile uyumlu
Phrasals
7
Öbek Fiiller
tune in (to something)
f.
(bir şeye) karşı uyanık olmak
8
Öbek Fiiller
tune in (to something)
f.
(bir şeye) karşı tetikte olmak
Phrases
9
İfadeler
turn on tune in drop out
expr.
lsd kullanımını özendiren bir slogan
10
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) akortlu
11
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) ahenkli
12
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) aynı tonda
13
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) aynı düşünceleri paylaşan
14
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) hemfikir
15
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) mutabık
16
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) uyuşan
17
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) anlaşan
18
İfadeler
in tune with (someone or something)
expr.
(biriyle/bir şeyle) aynı telden çalan
Idioms
19
Deyim
tune in
f.
anlamak
20
Deyim
be in tune with
f.
aynı düşünceleri paylaşmak
21
Deyim
be in tune with someone
f.
aynı telden çalmak
22
Deyim
tune in
f.
bir şeye konsantre olmak
23
Deyim
be in tune with
f.
birbirine çok iyi gitmek
24
Deyim
tune in
f.
bir şeye kanalize olmak
25
Deyim
be in tune with
f.
benzeşmek
26
Deyim
get in tune with the times
f.
çağa/zamana uymak
27
Deyim
keep in tune with times
f.
çağa uymak
28
Deyim
be in tune with the times
f.
çağa uymak
29
Deyim
be in tune with the times
f.
çağa/zamana uymak
30
Deyim
can't carry a tune in a bushel basket
f.
müzik kulağı olmamak
31
Deyim
can't carry a tune in a bucket
f.
müzik kulağı olmamak
32
Deyim
can't carry a tune in a bucket
f.
müzik yeteneği olmamak
33
Deyim
can't carry a tune in a paper sack
f.
müzik kulağı olmamak
34
Deyim
can't carry a tune in a bushel basket
f.
müzik yeteneği olmamak
35
Deyim
can't carry a tune in a paper sack
f.
müzik yeteneği olmamak
36
Deyim
tune in
f.
kavramak
37
Deyim
be in tune with
f.
uyuşmak
38
Deyim
be in tune with
f.
uyum içinde olmak
39
Deyim
be in tune with
f.
uymak
40
Deyim
be in tune
f.
aynı düşünceleri paylaşmak
41
Deyim
be in tune
f.
anlaşmak
42
Deyim
be in tune
f.
aynı telden çalmak
43
Deyim
be in tune
f.
uyuşmak
44
Deyim
be in tune
f.
hemfikir olmak
45
Deyim
be in tune
f.
mutabık olmak
46
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
ahenkli olmak
47
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
akortlu olmak
48
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
ahenkli olmak
49
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
akortlu olmak
50
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı düşünceleri paylaşmak
51
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) anlaşmak
52
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı telden çalmak
53
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyuşmak
54
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) hemfikir olmak
55
Deyim
be in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) mutabık olmak
56
Deyim
be in tune
f.
akortlu olmak
57
Deyim
be in tune
f.
ahenkli olmak
58
Deyim
be in tune
f.
aynı düşünceleri paylaşmak
59
Deyim
be in tune
f.
aynı telden çalmak
60
Deyim
be in tune
f.
uyuşmak
61
Deyim
be in tune
f.
hemfikir olmak
62
Deyim
be in tune
f.
mutabık olmak
63
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) ahenk içerisinde olmak
64
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) ahenkli olmak
65
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmak
66
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı düşünceleri paylaşmak
67
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) hemfikir olmak
68
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı telden çalmak
69
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde olmak
70
Deyim
be in tune (with somebody/something)
f.
(biriyle/bir şeyle) mutabık olmak
71
Deyim
couldn't carry a tune in a bucket
f.
müzik kulağı olmamak
72
Deyim
couldn't carry a tune in a bucket
f.
müzik yeteneği olmamak
73
Deyim
couldn't carry a tune in a bucket
f.
detone olmadan bir şarkıyı bile söyleyememek
74
Deyim
get in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyuşmak
75
Deyim
get in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmak
76
Deyim
get in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) mutabık olmak
77
Deyim
get in tune with (someone or something)
f.
(biriyle/bir şeyle) aynı telden çalmak
78
Deyim
get in tune with (something)
f.
ahengi tutturmak/yakalamak
79
Deyim
get in tune with (something)
f.
aynı müzik tonunu tutturmak/yakalamak
80
Deyim
in tune with the times
expr.
çağa uygun
81
Deyim
in tune with the times
expr.
zamana uyum sağlamış
82
Deyim
in tune with the times
expr.
çağdaş
83
Deyim
in tune with the times
expr.
modern
84
Deyim
in tune with the times
expr.
modaya uygun
85
Deyim
in tune with the times
expr.
çağı/zamanı yakalamış
86
Deyim
in tune with the times
expr.
güncel
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of in tune
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy